1. Haberler
  2. Yerel Yönetim
  3. Büyükşehir belediyesi bizimle hem fikir olmuş!!!

Büyükşehir belediyesi bizimle hem fikir olmuş!!!

featured
service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Ne demişler “AKLIN YOLU BİRDİR”

22 Şubat tarihinde,

Sizlerle bir haber paylaştık;

Narlıdere RANT PLANLARINA itiraz ediyoruz!!!

https://www.gaze-temiz.com/narlidere-rant-planlarina-itiraz-ediyoruz/

Haberimizde aynen büyükşehir belediyesinin basın açıklamasında yer aldığı gibi,

KENT SUÇUDUR!

Hatta biz daha da ileri giderek;

Yeşil alanların, doğal çevreyi katletecek parsel bazlı RANT planları bir KENT SUÇUDUR!.

Yine haberimizin devamında;

DOGA katliamının durdurulması için Temiz İzmir Derneği olarak çevre mücadelemizi hukuksal olarak yapacağız.

Çok şükür büyükşehir belediyesi plana dava açacak!

Biz ne olur olmaz düşüncesiyle,

Plana karşı itirazımızı hazırladık!

Büyükşehir belediyesinin basın açıklaması;

Talan Planlarına Hayır!

İzmir Büyükşehir Belediyesi ve Narlıdere Belediyesi’nin itiraz ettiği ve yargıya intikal eden, yapılan itirazlar sonrası İzmir 7. İdare Mahkemesi’nce 26 Haziran 2024 tarihinde iptal edilen Narlıdere Huzur mahallesinde 1/25.000 Ölçekli Nazım, 1/5000 ölçekli Nazım ve 1/1000 Ölçekli Uygulama İmar Planı’na ilişkin yeni gelişmelerin ortaya çıkması üzerine konuyla ilgili açıklama yapma zorunluluğu doğmuştur.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, bir bölümü TOKİ’ye büyük bölümü ise Hazine’ye ait olan Narlıdere’deki 237 bin 252 metrekarelik alanla ilgili imar planlarını duyurduktan sonra“Rezerv Yapı Alanı” ilan edilen alanla Hazine’ye ait 8, TOKİ’ye ait 1 parsel bulunan yaklaşık 237 dönümlük alan için hazırlanan planlar bakanlık tarafından onaylanmıştır.

Ticaret ve konut alanı en fazla 5 katlı olacağı söylenen, 237 dönümlük alanda gelişme konut alanı, ticaret-konut alanı, özel eğitim, ilkokul, sosyal tesis, belediye hizmet, cami, aile sağlığı merkezi alanları yer alacağı belirtilmiş, plan sahası dahilinde belirlenen “Ticaret-Konut Alanı” ve “Gelişme Konut Alanı” kullanımlarında ikamet edecek olan nüfusun 2 bin 812 kişi olarak öngörüldüğü raporda yer almıştır.

Planlamanın gerekçesinin ise“Kentin böylesi merkezi bir noktasında uzun yıllardır atıl durumda olan alanın ihtiyaçlar doğrultusunda kente kazandırılması, İzmir gibi konut stoku büyük ölçüde eski ve dirençsiz bir kentin gereksinimi olan; doğal afetlere karşı dirençli ve nitelikli yerleşim alanlarının oluşturulmasına katkı sağlanması adına, İzmir-Manisa Planlama Bölgesi 1/100.000 ölçekli Çevre Düzeni Planı’ndan gelen Kentsel Yerleşik Alan kararına uygun olarak alt ölçekli planların hazırlanması elzem hale gelmiştir” şeklinde açıklanması tarafımızca büyük bir şaşkınlıkla karşılanmıştır.

Söz konusu alanın afet riski altındaki alan statüsünde ya da Kanun’un öngördüğü şekilde riskli yapıların bulunduğu arsa ve arazilerden oluşmadığı, alanın bu nitelikteki yerlerde yaşayan vatandaşların konut ihtiyacının karşılanmasına yönelik olarak tesis edildiğine ilişkin somut ve teknik verilerin de ortaya konulmadığından, bölgenin rezerv alan olarak belirlenmesini gerekli kılan koşulların oluşmadığı açıkça ortadadır.

Rezerv Yapı Alanlarının belirlenmesinde, koruma-kullanma dengesi, arazi kullanım kararları ve mevcut imar planıkararları göz ardı edilerek sadece gelir elde etmek amacıyla hareket edilmesi ileride telafisi güç sonuçların ortaya çıkmasına sebep olacaktır. Söz konusu parsellerin, 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun kapsamında ‘Rezerv Yapı Alanı’ olarak tarif edilen alanlar kapsamında olmadığı, anılan parsellerin ‘Rezerv Yapı Alanı’ olarak belirlenmesinin plan ana kararlarını ve bütünlüğünü bozucu nitelikte olduğu görülmektedir.

Üst ölçekli planlar; geliştirilen temel hedefler, oluşturulmuş politika ve prensiplere uygun olarak kentin ana gelişme kararlarını ve arazi parçalarının kullanış biçimlerini ilke düzeyinde veren, alt ölçekli imar planlarını yönlendirici belgelerdir. 6306 sayılı yasa kapsamında parsel bazında alınan yer seçim kararları, parçacıl nitelikte imar planları üretilmesine neden olmakta ve yerleşme bütününde bir irdelemeye gidilmeden alınan bu kararların bütünsellikten uzak yaklaşımı ile planlama disiplininin temel ilkelerine ters düşmektedir.

Dönüşüm projeleri, özel hesabına gelir elde etmek amacıyla dava konusu parsellerin tamamının Rezerv Yapı Alanı olarak statü değişikliğine konu edilmesinin uygunluğunun değerlendirilebilmesi için plan değişiklikleri ile öngörülen karar ve hükümlerin yürürlükteki imar planı kararlarının bütünlüğünü bozucu olmaması ve 6306 sayılı yasanın amaç çerçevesini oluşturan “fen ve sanat norm ve standartlarına uygun, sağlıklı ve güvenli yaşama çevrelerini oluşturmak” hedefi ile çelişmemesi ve her durumda plan ve plan değişiklikleri kararlarında 6306 sayılı Kanun ve Uygulama Yönetmeliği’nde belirtilen amaçlara uygun olarak alanların sağlıklı ve güvenli çevre oluşumunu sağlaması gerekmektedir

Tüm bunlara ek olarak, 1/25000 ölçekli İzmir Büyükşehir Bütünü Çevre Düzeni Planı, Narlıdere İlçesini de kapsayan Merkez Kent Planlama Kararları oluşturulurken;

·         “Merkez kentteki yığılmayı kısıtlamak üzere kentsel alanı çevreleyen, ekolojik ve kültürel öneme sahip alanlardan yeşil kuşak oluşturularak bu alanların özenle korunmasının sağlanması”,

·         “Kentsel kullanım alanlarının doğal, yasal ve fiziki eşiklere dayandığından hareketle standartları yüksek ve yaşanabilir kılmak için gelişme eğilimlerinin diğer bölgelere yönlendirilmesi” 

·         “Merkez kentin mekansal dağılımında teknik ve sosyal altyapı olanaklarının artırılması” hedeflenmiş olup, mevcut planlı alanlara bitişik yeni gelişme alanları önermek yerine, gelişme alanları eşikler açısından potansiyel yaratabilen alanlarda belirlenmiş ve sosyal donatı alanlarını geliştirmek amacıyla kent merkezinde ve çeperlerinde, rekreasyon alanları, sağlık tesisi alanları, üniversite alanları, bölge parkı, tabiat parkı ve kentsel sosyal altyapı alanları gibi kullanımlar ayrılmıştır.

Sonuç olarak;Bölge; ormanlık alan içinde, çok eğimli, çalı, ağaç ve ağaççık niteliğince zengin, zeytinliklerinde bulunduğu bir alanı kapsamaktadır. Zemin olarak yumuşak ve organik maddece zengin bir toprak örtüsüne sahiptir. Verimli bir ekolojik rezerv ve ekolojik yutak niteliği olan ve kent merkezinde kalması sebebi ile kentin yarattığı karbon salınımı açısından önemli bir bariyer özelliği taşıyan bir alandadır. Kentin önemli yeşil dokusuna sahip olan bu alanda, yapılaşmanın önünü açan bu plan kararlarının kamu yararını gözetmediği düşüncesindeyiz. Doğal çevreyi yok edecek parsel bazlı bu planlar tipik bir KENT SUÇU niteliği taşımaktadır.

Tahribatı artıran uygulamalara emsal oluşturacak bu kararlara itiraz süreçlerimiz devam edecek, doğal niteliğe sahip alanlarımızın talan edilmemesi için İBB CHP Meclis grubumuz olarak sürdürülen mücadelenin takipçisi olacak ve gelişmeleri kamuoyu ile paylaşmaya devam edeceğiz

Kamuoyuna saygıyla duyurulur.

6
mutlu
Mutlu
0
_zg_n
Üzgün
0
sinirli
Sinirli
0
_a_rm_
Şaşırmış
0
vir_sl_
Virüslü
Büyükşehir belediyesi bizimle hem fikir olmuş!!!
Yorum Yap

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

1 Yorum

  1. 3 Mart 2025, 20:38

    Aklın yolu bir

    Cevapla
Giriş Yap

Gaze-temiz ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!