x
     

Yazı dizimizin sonuna..,

23 Ocak 2022 Pazar , 19:22
Okunma: 1418
0 Yorum

Geldik!!!

 

Yazı dizimizin sonunda,


Karşıyaka belediye başkanı,

Cemil Tugay'ın basına verdiği açıklamada;

"Kent A.Ş. 2886 sayılı Devlet İhale Kanununa tabii olmayıp Türk Ticaret Kanununa tabidir ve kiralama işlemlerinde bu kanunlara uygun hareket edilmiştir...,"

Bizde diyoruz ki;

Belediye şirketleri kamu ihale kurumuna tabidir;

Nedenlerini sizler için araştırdık;

Belediye şirketleri yöneticileri hata yaptıkları zaman,

Personelinin statüsü, yani tüzel kişinin görevlilerinin Türk Ceza Kanunu’nun uygulaması yönünden kamu görevlisi olarak sayılıp sayılmadığı da bir ölçüt olarak görülebilir. Ancak bu hususta da, örneğin özel güvenlik görevlileri düşünülerek, itiraz edilebilir. Zira bu görevliler özel hukuk tüzel kişileri ile yapmış oldukları hizmet sözleşmeleri çerçevesinde çalışmakla birlikte Türk Ceza Kanunu’nun uygulanması yönünden kamu görevlisi sayılmaktadırlar.

İhale yaparken özel tüzel kişilik olduğu iddia edilirken,

Konu cezaya geldiğinde kamu görevlisi olarak yargılanacak,

Burada çelişki yok mu?

Bakın bununla ilgili kararlar bulunmakta;

“Bu tür şirketler (...) kanunların verdiği özel bir yetkiye dayanarak kamu tüzel kişileri (il özel idareleri, belediyeler, büyükşehir belediyeleri) tarafından kurulduğuna ve kendilerini kuran kamu tüzel kişilerinden ayrı birer tüzel kişiliğe sahip olduğuna ve kendilerini kuran mahalli idarenin denetimi altında bulunduklarına ve bunlar bir takım kamu gücü ayrıcalık ve yükümlülükleriyle donatıldıklarına göre, bunlar birer kamu tüzel kişisidir ve dolayısıyla birer kamu kurumudur”.

Kaldıki bu şirketlerin pay sahipleri kamu kurumları ise, özel tüzel kişilikten söz edilemez,

İşlerine geldiğinde;

Özel ticaret kanuna bağlıyız derken ayrıcalıklara sahip olmak için ise;

Kamu tüzel kişisiyim demek;

"..,tüzel kişinin hem kamu tüzel kişisi hem özel hukuk tüzel kişisi olması, birbirine zıt iki kimliği bir arada taşıması anlamına gelir."

Bununla ilgili Yargıtay Kararları da mevcut;

Bu şekilde mevcut sistemde belediyeler hizmet gören değil, hizmet gördüren olarak karşımıza çıkmaktadır ve Yargıtay’ın bazı kararlarında belediye şirketlerinin belediyelerin bir uzantısı olduğu tespit edilmiştir. Bu şirketler belediyelerin hizmetlerini yerine getirmeyi amaçlamaktalardır, yani bunların faaliyetleri birer kamu faaliyetidir. 

Dolayısıyla hesap vermek zorundasınız!

Bu şirketlerin yönetim kurulu başkanı belediye başkanıdır ve şirketin çalışma düzeni ile ilgili olarak emir ve talimat verme yetkisinin belediyenin elinde olması da kanımızca bunların “herhangi” bir şirket olmadığını gösterir.

Ayrıca, 6085 sayılı Sayıştay Kanunu’nda 2013 yılında yapılan değişiklikle, bu Kanun’un, Sayıştay’ın denetim alanını
düzenleyen 4’üncü maddesinin (b) bendi ile kamu payı %50’den az olmamak kaydıyla mahalli idarelere bağlı veya bu idarelerin kurdukları veya doğrudan doğruya ya da dolaylı olarak ortak oldukları her çeşit işletme ve şirketler Sayıştay denetimine tabi tutulmuştur. 

Bu durum da “normal” şirketlere göre farklılık olarak karşımıza çıkmaktadır.

Yani belediye şirketleri, yine “normal” şirketlerden farklı olarak Kamu İhale Kanunu’na tâbidir,

Herhangi bir özel şirket yönetim kurulu üyelerini değiştirirken, her hangi belediyenin meclis gündemine alınmasını isteyebilir mi?

Dolayısıyla işinize geldiği zaman özel tüzel kişiliğiz, işinize geldiğinde belirli imtiyazları sağlamak için,

Ben kamu adına faaliyet yapıyorum diyemez,

Bu konuda belediyelerin şirketleri hakkında bilgi edinmeden sorular hazırlamaktayız,

Gelelim Sayın başkanın,

Yorum yapan iki kişi hakkında hakaret davası açmasına,

İnanmak istiyoruz ki, Sayın Başkanın kendi tepkisi değil,

Akıl verenlerin olduğunu, düşünmek istiyoruz,

Kendileri doktor ve doktorların bu konulara çok takılmadığını en iyi bilenlerdenim,

Rahmetli babam da doktordu,

Ayrıca seçilmiş kişilerin daha hoşgörülü olması lazım,

Anayasa'nın ilgili maddesinde;

Düşünceyi açıklama ve yayma hürriyeti

Madde 26 – Herkes, düşünce ve kanaatlerini söz, yazı, resim veya başka yollarla tek başına veya toplu olarak açıklama ve yayma hakkına sahiptir. Bu hürriyet Resmî makamların müdahalesi olmaksızın haber veya fikir almak ya da vermek serbestliğini de kapsar. Bu fıkra hükmü, radyo, televizyon, sinema veya benzeri yollarla yapılan yayımların izin sistemine bağlanmasına engel değildir.

Bu hürriyetlerin kullanılması, millî güvenlik, kamu düzeni, kamu güvenliği, Cumhuriyetin temel nitelikleri ve Devletin ülkesi ve milleti ile bölünmez bütünlüğünün korunması, suçların önlenmesi, suçluların cezalandırılması, Devlet sırrı olarak usulünce belirtilmiş bilgilerin açıklanmaması, başkalarının şöhret veya haklarının, özel ve aile hayatlarının yahut kanunun öngördüğü meslek sırlarının korunması veya yargılama görevinin gereğine uygun olarak yerine getirilmesi amaçlarıyla sınırlanabilir

Sayın başkan size yakışan eleştirilere açık olmanızdır,
 
Son sözüm kendi adıma;

Her gün yeni bir şeyleri araştırmam, bilgi dağarcağımı arttırmakta.
 
 


Kaynak: