Yasemin Başak Arel
ACİL MÜDAHALE TALEP EDİYORUM
Özel sektörde veya kamuda, herhangi bir işi birine ihale ederseniz, teminat alırsınız, iş doğru yapılmışsa, geçici kabulü yapılır, en fazla bir yıl sonra halen çalışıyorsa, kesin kabulü yapılır. İhale ilgili beklentiler süreler koşullar şartnamesinde belirtilir.
Firmanın yatırdığı banka teminatı iş verimli olmuşsa (serbest bırakılır) geri ödenir. O firma her halükarda yaptığı işin saygınlığı için, yaptığı işe kefil olur, herhangi bir kusurda gelip işini düzeltir, yapmıyor ise, o firma bir daha sizden iş alamaz, piyasada saygınlığını da kaybeder,.... normalde olan olması gereken budur!!!
BURADA ihale edilen işin kalitesi, kalıcılığı diye bir kaygı yok! ...yaptırım yok! .... cezalandırma yok!.. denetim yok!...... inceleyin o adamlar tekrar ve tekrar iş almaya devam ediyordur...!!!! Nasılsa kendi cebinden ödemiyor, bizim paramız harcanıyor, kim soruyor? Abi sen ne yapıyorsun? Adam da diyor bana yetki verilmiş, seçilmişim, kızan da yok, ortalıkta dilediğim gibi at koştururum... bu çok boyutlu açmaz karşısında sen de haklısın(!).. Aferin.
Halk benim yanımda, başbakanım canım ciğerim, çevre ve şehircilik bakanım her şey harika diyor, oh oh az bile olmuş diyor…
Belirtmeden geçemeyeceğim,
Sayın çevre ve şehircilik bakanım, ayrıca nefesimi kesiyorsunuz! Sayın Efkan Ala bile, sizin çevre duyarlılığınız yanında çok daha çevik bir içişleri bakanıydı… Tehlikeleri görüp önlem almada üstüne yoktu!
Bence yine de siz bir iki çevre mühendisinden, orman bakanından, turizm bakanından görüş alın! Sağlıklı yaşam & çevre konularında biraz daha bilgi edinin… nihayetinde bu konular sizin uzmanlık alanınız olan hukuka benzemez….
İzmir acınası bir halde günden güne kötüye giderken, sürekli kan kaybederken, alkışlanıyorsun…..
İzmir kaybetse ne olur? Türkiye kaybetse ne olur? Diye düşünenler de vardır…. Yeter ki biz kazanalım…
Ne var ki o günler çok gerilerde kaldı!
Günümüz bu tarz yaklaşımları görmezden gelebilme lüksünü çoktan yitirmiştir.
Çöpün fünyesi çekilmiş bomba gibi yığılmış, hadi dönüşüm işini 12 yıldır başaramadın… Kaynağında ayrıştırmak için ne yaptın? Kaynağında ayrıştırma prensibine uyulsa, dönüşüm sorun olmaktan bile çıkabilirdi. Ama kimin umurunda?
....başka bir sorun;
İş makinen var, işçin var, iş gücün var, beton şirketin var, atölyelerin var, NEDEN HER İŞİ İHALE EDİYORSUN???? Zaten HOLDİNG olmuşsun,,,,,!!!!!!...... bütçen 7 katrilyon, İzmir’in en büyük en güçlü en çok yan şirketli en çok personelli şirketi BÜYÜK ŞEHİR BELEDİYESİ değil mi?
İBB’nin borsada alınıp satılan şirketlerinden, futbol takımlarından ne eksiği var? Taraftarı var, holiganı var, şakşakçısı var…
Neden? Durmadan başkalarından iş istiyorsun? Neden kendin yapmıyorsun? neden zaten yapman gereken işler için, asli görevlerin için sürekli VAKIF kuruyorsun????
Neden? kendi şirketlerin neyine yetmiyor da vakfediyorsun,,,, Kemeraltı’nı korumak, bakmak, temizlemek, çöpünü toplamak zaten görevinken, TARKEM diye vakıf kuruyorsun,,,, trafiğin akışını sağlamak görevinken, TRAFİK VAKFI KURUYORSUN,, veya kurduruyorsun,….kurulan vakıflara iş makineleri çekiciler fonlar hibe ediyorsun, onca şirketin varken, 7 katrilyon bütçen varken, iş adamlarının ortaklığı ile VAKIFLAŞMAK ne demek?? Emekli olduktan sonra da dümeni TUTMANIN bir yolu mu bu?
Dur ben sana vakıf bulayım, İzmir körfezi kolibasili vakfı, moklu kefal vakfı, beton yoğunluğunu koruma vakfı, sahil üzerinde düzenlemeler vakfı, sahil düzenlemelerine emek veren kişi ve kurumlar birliği, İzmir’de çok kazananlar vakfı, sen ben o bizim oğlan vakfı, İzmir’in forbeslileri vakfı, forbeslileri seven bürokratlar birliği...
Hükümetin tüm vurdum duymazlıklar, talan karşısında acil önlem almasını talep ediyorum…
Bakın iyi giden işler karşısında nasıl size karşı hemen moody’s refleks gösteriyor…. (?)
burada doğru düzgün bir temizlik yapmaksızın, hiçbir temizlik yapmış sayılmazsınız!