x
     
12.05.2020 20:42:42
Okunma: 3083
0 Yorum

Nivent Kurtuluş nivents@yahoo.com
OTURUP DÜŞÜNECEĞİM!!!

 

Bugün Ak Parti İzmir İl Başkanı açıklama yapmış,

Maske, kolonya dağıtımlarını,
 
Esnafa nakdî destek, ihtiyaç sahiplerine nakdi desteklerini,
 
Kaç kişiye yardım ettiklerini açıklamış,
 
CHP İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı ve eşini,
 
Hemen hemen her gün,
 
Ya ellerinde koli kapı çalarken kameralara poz verirken,
 
Ya da otobüs tepelerinde “burası neresi” iye sorarken görmekteyiz,
 
İyi güzelde, bu yardımları, kendi cebinizden yapmıyorsunuz,
 
Bizlerin paralarını dağıtıyorsunuz,
 
Bunu kameralar önünde yapmazsanız olmuyor mu?
 
Eskiden, büyüklerimiz ,”Alan el, veren eli görmeyecek” derdi,
 
Şimdi yardımlar tellal ile yapılmakta,
 
Daha iyi bir çözüm davul çalın beyler,
 
Yerel yöneticiler yaptıkları yardımları açıklıyorlar da,
 
Ne kadaır doğru?
 
Ne kadarı yanlış?
 
Kim biliyor?
 
Hey siz seçilmişler ve atanmışlar,
 
Şunu bilin ki, seçim zamanı,
 
Kim ne kadar yardım yaptı,
 
Kim kaç kapı dolaştı,
 
Diye İzmirliler bakmayacak,
 
Yazımın başında belirttiğim gibi, harcadığınız paralar bizlerin parası,
 
Kimin parasıyla, reklam yapıyorsunuz?
 
Yazımı bitirirken Fatih Sultan Mehmed'in vasiyetinde geçen bir alıntıyla bitirmek istiyorum. 

Fatih Sultan Mehmed Han vasiyetnâmesinde, “Aşevlerine bizatihi gelemeyenlerin yemekleri, güneşin loş bir karanlığında ve kimse görmeden kapalı kaplar içerisinde evlerine götürüle” emrini vermişti.”
 
 Maksadı fakir fukarayı deşifre edip rencide etmemekti. Bu hassasiyet halk arasında da yaygındı. İhtiyaç sahibi olup da derdini kimseciklere açamayanlar için düşünülmüş bir şey vardı ki o, “sadaka taşı” denen bloklardı. Fakir dilenmekten, zengin riya ve gösterişten çekindiği için sadakalarını buraya koyar, fakir de gece vakti gelip ihtiyacı kadarını buradan alıp, geriye kalanını kendisi gibi bir başka fakire bırakırdı. 
 
Notlarım;
 
Sizlerle ilerleyen günlerde kendi köşemden beş yazı paylaşacağım ve sonra oturup düşüneceğim.
 

Etiketler:

Yazarın Diğer Yazıları