Basında çıkan haberlerde;
Büyükşehir düğmeye bastı: SGK borcuna karşılık otopark hamlesi!
İzmir Büyükşehir Belediyesi, şirketlerinin 1,1 milyarlık SGK ve vergi borcuna karşılık Karşıyaka Alaybey’deki otoparkı teminat olarak gösterdi.
Teminat olarak gösterdiğiniz Alaybey Otoparkı,
Biz olmasaydık olur muydu?
Biz olmasaydık orası hala rantın elinde bir market olarak faaliyetlerini sürdürecekti,
Lakin olmadı ısrarla üzerine giderek Önce Tansaş Mağazasını kapattırdık,
Sonra ALAYBEY OTOPARKI OLMASINI SAĞLADIK!
Elbet teşekkür beklemiyoruz!
Bakın 2012 yılında kaleme aldığım yazı;
Bizi Kimler Yönetiyor?
Söz verdiğim gibi, kamunun malının üzerinde satışlarını sürdüren, Tansaş Mağazalarının yıkım kararı ve kira sözleşmelerinin feshedilerek tahliye işlemlerinin kararını sizlerle paylaşıyorum.
Bornova, Konak, Karşıyaka, ve Bayraklı ilçelerinde bulunan söz konusu mağazaların ilçe belediyelerinin yürürlükteki 1/1000 ölçekli imar planlarıyla uyum içerisinde olmadığı ve kullanım amaçlarının farklı olduğu, bu mağazaların imar planlarında Pazar, taşıt yolu, park, bölge otoparkı spor tesisi ve amfi tiyatro ile yeşil alan olduğunu inceleme sonucunda tarafıma yollanmıştır.
Vay babam vay meğer nerelerdeymiş bu mağazalar.
Tansaş Mağazaları, sadece beş ilçe demi yeşil alanlar içerisindedir.
Ya diğer ilçelerdeki mağazalar imar planlarına uygun mudur?
Soruşturma tutanağının en ilginç yanı ise, 1987 ve sonraki birkaç yıl içinde inşa edilmiş olmaları ve kiraya verilmeleri sebebiyle söz konusu fiillerin zamanaşımına uğradığı anlaşılmış olsa da halen bu yapılar hakkında imar mevzuatı bakımından yapılması gerekenlerin olduğu, dolayısıyla bugün ki belediye görevlilerinin bu görevi yerine getirmekten sorumlu oldukları.
Söylenmiş olsa da, her nedense ikinci paragrafta, İzmir Büyükşehir ve ilçe belediye görevlilerinin hukuka aykırı bu durumun ortadan kaldırılması için ciddi çalışmalar yaptıkları belirtilmiş.
2012 yılına kadar akılları neredeymiş?
Pardon bu soruşturmayı hangi müfettişin yaptığını çok merak etmekteyim.
Müfettişin tanzim ettiği raporda, 15.08.2012 tarihinde İBB İmar ve şehircilik Daire Başkanlığı’na bağlı İmar Şube Müdürlüğü tarafından yazışmalar yapıldığı.
12.09.2012 tarihinde ise Emlak Yönetimi Daire Başkanlığı’nca kira sözleşmelerinin feshedildiği de söylenmekte.
16.07.2012, 27.07.2012 tarihlerinde ilçe belediyesi tarafından yapı tatil zaptı tutulduğu, Büyükşehir Belediyesi’nin yetki alanında olduğundan Büyükşehir Belediyesi ile yazışma yapıldığı.
Gerek İzmir Büyükşehir Belediyesi ve gerekse ilçe belediyeleri bahse konu yapıların imar mevzuatı bakımından durumları öğrenildikten sonra, tahliye ve yıkıma dönük CİDDİ ve İYİ NİYETLE yaptıkları çalışmalar nedeniyle, İBB Genel Sekreter Yardımcısı Fügen Selvitopu, İBB İmar dairesi başkanı Zeliha Demirel, İBB İmar İşleri Müdür Vekili Perihan Utan, Bayraklı Belediyesi Yapı Kontrol Müdürü Vekili Ertuğrul Ersan, Bornova Belediyesi Yapı Kontrol Müdürü Cengiz Karakaş, Konak Belediyesi Yapı Kontrol Müdürü Halil Akbaş, ve Karşıyaka Belediyesi Yapı Kontrol Müdürü Saliha Köroğlu hakkında 4483 sayılı Memurlar ve diğer kamu görevlilerinin yargılanması hakkında kanun hükümlerine göre 5. Ve 7. Maddeleri gereğince soruşturma izni verilmemesine.
Elbette bu akıl almaz karara, süresinde itirazlarımı yaptım, Tansaş Mağazaları’nın bulunduğu alanları gerçek sahibi olan kamuya teslim edilmesini, iki yılda yaptım. Evet, bu bence büyük bir başarıdır, her ne kadar beni görmezden gelseniz de bunu başardım.
Ancak kamunun malının üzerinde Tansaşlar’ın ticari faaliyet göstermelerine göz yuman yöneticilerin soruşturma kapsamı dışında kalmasını kabul etmek mümkün değil.
Çünkü ben İzmir Büyükşehir Belediyesi’ne bu konu hakkında defalarca soru sordum, kamunun malı üzerinde bulunan bu mağazaları nasıl kiraya verebilirsiniz diye sorduğumda, Genel Sekreter Yardımcısı, Fügen Selvitopu imzalı yazıda,
21.11.2011 tarihinde, söz konusu kiracı tarafından işgalen kullanılan hiçbir alan bulunmamakta olup, kiralama işlemleri tamamı kira hukukuna dayalıdır. Mülkiyeti belediyemize ait olan veya belediyemizin hüküm ve tasarrufu altında bulunan şehrin muhtelif yerlerinde adı geçen kiracının kiraladığı 17 adet mağaza bulunmakta olup tamamı 20.07.1987 tarih ve 1564 sayılı belediye encümeni kararına dayalı olarak düzenlenmiş kira sözleşmeleri kapsamında kiraya verilmiştir.
Bu yazı beni ikna etmediği için tekrar, tekrar İBB’ye yazı yazdım, tarafıma yollanan yazılarda ise, daha önce bu konu hakkında tarafınıza bilgi verilmiştir, imza Fügen Selvitopu.
Soruşturmayı yapan müfettiş nasıl olur da tahliye ve yıkıma yönelik iyi niyetle çalışmalar yapıldığını söyleyebilmektedir. Eğer ben bu konunun sıkı takibini yapmamış olsaydım eğer, İBB halen kamunun malı üzerinde bulunan, mağazalardan kiralarını alacak değil miydi? Tansaş mağazaları kamunun malının üzerinde kazançlarını sürdürmeye devam etmeyecekler miydi?
Şimdi ne olacak derseniz, TANSAŞLAR yıkılamayacak çünkü yıkım ihalesine kimse girmedi diye ertelenecek, ya da mahkemeler sürmekte diye geçiştirilecek. Ancak ben bu konuyu sonuna kadar takip edeceğim. Kamunun malının üzerinden kimse rant elde edemez, etmemeli.
Diğer konulara girmeden evvel sizlerle paylaşmak istediğim bir konu var, iki seneyi aşkın bir süredir İzmir’deki usulsüz planlamaları elimden geldiğince kaleme aldım, kaleme almakla yetinmedim bizzat adım, adım takibini yaptım, ben rant düşmanı mıyım?
Hayır.
Belediye başkanlarına bürokratlarına, düşman mıyım?
Hayır…
Benim istediğim tek şey var, herkese eşit davranılması…
Yazdığım konular için saygı duyduğum büyüklerim, dostlarım yazdığım kişilerle olan yakınlığından dolayı, yazmamam için benden ricada bulunuyorlar. Yazmamakla o zaman ben, ben olabilir miyim, kalemi mi satmış olmaz mıyım?
Üzgünüm beyler benim satılık kalemim yok!