Yasemin Başak Arel
Palmarina, Termal Su kaynağı üzerinde olabilseydi (?) (?) (?)
Bodrum Yalıkavakta, bir marina işletmesi Palmarina. 2013 yazında açılan işletme, Dünya Mimarlık Festivalinde “Tasarım Ödüllü” bir proje. Bodrumda turizmi “4 mevsime” ve “yüksek kaliteye” taşıyan, sosyal etkinlikleri ile kış aylarında dahi, cazibe merkezi olmayı hedefleyen bir yatırım. Sergi, konser ve türlü aktiviteler ile Yalıkavak’ta yıl boyu hem Turizm hem de Bodrum halkı menfaatine canlı sosyal yaşam merkezi yaratılmış.
Termal Sıcak Suyu yok. Marina otelin SPA ve Fitness Merkezinde “detox”, “Wellness” gibi “gençleşme, güzelleşme ve sağlıklı yaşam” programları uygulanıyor. Her bölgemizin tabii güzelliklerine uygun turizm yatırımları olmalı elbet. Çevre ve doğal kaynaklar korunarak ekonomi ve sosyal yaşam dinamizmi geliştirilebilmeli.
Çeşmemizde, hiçbir Deniz kıyısı Tatil yöresinde “var olmayan” tabii ayrıcalık TERMAL!
Yıldız Burnu mevkii, Ilıcada Denizin ortasından “sıcak su kaynağının” kendiliğinden çıktığı, ender tabiat olaylarından birine ev sahipliği yapıyor.. Tarihi belgelerde bu kaynağın çok eski devirlerde dahi bilindiği ve kullanıldığı müddetçe insan sağlığına hizmet ettiği anlaşılıyor..Antik yunandan Osmanlıya kadar, ticari kadırgaların, donanma gemilerinin Karina temizliğinde dahi bu suyun kullanıldığı biliniyor.. Bu olağandışı tabiat varlığı Çeşme sağlığına ve turizmine avantaj katabilmeliydi. Marina işletmeleri ve turizm yatırımları eksikliğinden bahsedilen ilçemizin 4 mevsim “yaşayan” bir kent olabilmesi için, sahip olduğumuz değerlere uygun modeller geliştirilebilmeliydi.
Yıldız Burnu, kendine münhasır bir tabiat harikası! Mendirek ortasında, halkın kullandığı sıcak su kaynağı çevresinde, deniz içinde birçok noktadan sıcak su çıkıyor.. Deniz sirkülasyonu bozulmaksızın, yüzen pontonlar yardımıyla, Termal sahada çok daha kullanışlı bir “Açık hava- Deniz Kaplıcası” modeli yaratılabilirdi. Bu sayede hem yüksek bedeller ödemeksizin kaynaktan istifade etme kolaylığı hem de sıra dışı bir cazibe merkezi modellemesi hayata geçebilirdi.
Bölgemiz Termal Kaplıca Turizmi açısından dünya literatürüne girebilecek ayrıcalıklara sahip. Termal kozu, marinacılık sektörüyle de beraber işlenebilir. Yıldız Burnundan Altınyunus’a doğru, Mendirek arkasında kalan kısım, Çok kapsamlı, yüksek kalite Marinacılık faaliyetlerine ev sahipliği yapabilir. Bu çeşitlilikte yatırım yelpazesi Çeşmeyi dünya sağlık, yatçılık, termal ve SPA turizmi gündemine taşıyabilir.
Ilıca merkezi sahilinde dolgu alanlar oluşturularak, kıyı kenar çizgisi ve kumul sahil bandı değiştirilmiş, sahil etap etap betonlaştırılmıştı. Bunun yerine halkın denizden tümüyle istifade edebileceği, ahşap iskelelerden faydalanılabilirdi. İzmir Büyük Şehir Belediyesinin günümüzde, benzer iskele modelleri ile mesire yerleri tasarladığını görüyoruz. Plan incelendiğinde, şık ahşap iskelelerin, deniz sirkülasyonu bozulmadan, görsel estetiğe ve şıklığa dikkat ederek, denizi insanla buluşturmak, denizi yaşamın içine sokabilmek hedeflenmiş. Çeşme’de bu konseptte bir yaklaşım, denizi seven Çeşme halkı açısından da paha biçilmez olurdu. Palmarina Çeşme için “emsal” değil… Asla kıyas kabul etmeyen iki ayrı değeri karşılaştırmak doğru da değil..
Çeşme gerçekte hayal edilenin çok daha ötesinde! Belki de Çeşme, kentimize, insanımıza, sevgisi ve saygısı olan, Ufku olan yaklaşımlara Aç!