x
     
23.6.2019 21:45:00
Okunma: 3339
0 Yorum

Nivent Kurtuluş nivents@yahoo.com
Hiç bir şey için geç değildir!

 

Geçtiğimiz hafta 14 Haziran günü Ankara’dan gelen,

Mülkiye Başmüfettişine İzmir Büyükşehir Belediyesinin 4. Katında ifademi verdim,

İfade konusu ise,

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığına geçtiğimiz yıl verdiğim suç duyurusuna istinaden müfettiş geldi,

Memur suçlarına bakan, Sayın Savcı tarafından Ankara İçişleri Bakanlığı’na yazılan, istek sonrası gelen mülkiye başmüfettişine, bir klasör dosya ile birlikte ifademi verdim,

Konuya ilişkin fazla yoruma girmek istemiyorum,

Soruşturma sonrası, sizlerle paylaşacağım.

Önce soruşturma konusu olan tesisin resmini, 
 

Savcılığa verdiğim, suç duyurumu sorumluluğumuz gereği, sizlerle paylaşmakta fayda görüyorum,
 

T.C

İZMİR CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞI MEMUR SUÇLARI’NA

 

 

İzmir 6. Asliye Hukuk Mahkemesi 2016/185 numaralı dava dosyasında;

 

 İzmir Büyükşehir Belediyesi, Narlıdere Belediyesi, İzmir Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü  6. Asliye Hukuk Mahkemesine hitaben yazdıkları yazıda, “dava konusu gayrimenkulde imara aykırılık bulunmamaktadır” şeklinde yazı yazdıklarından dolayı dava dosyasında tazminata hükmedildi.

 

Ekte sunduğum İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından 03.haziran 2016 tarihinde, 44178881-310-10-1596 sayı ile Narlıdere Belediyesi’ne hitaben yazılan yazıda,

 

 

“..,Konu ile ilgili olarak daha önce 18.08.2015 tarihinde mahallinde yapılan incelemede, yapı ruhsatı ve yapı kullanma izin belgesi bulunan dubleks meskenle birlikte parselde çelik konstrüksiyon yapılar da bulunduğu görülmüş olup, İmar Kanunu'nun 5. maddesi kapsamında yapı tanımına giren her türlü imalatın Kanun'un 21. maddesi gereğince yapı ruhsatı düzenlenmek suretiyle imal edilmesi gerekmektedir. Ayrıca, 361 m2 inşaat alanına sahip dubleks meskenin yanı sıra söz konusu parselde bulunan 800 m2 ve 385 m2 inşaat alanına sahip iki adet yapı ile birlikte, yukarıda belirtilen Plan Notlarının 6. maddesi kapsamında tarımsal niteliği korunacak alanda bulunan parsellere tanınan inşaat alanı hakkının oldukça aşıldığı, yapıların parsel sathının %5 'inden fazla yer işgal ettiği anlaşılmıştır. Bu kapsamda, Narlıdere İlçesi, Sahilevleri Mahallesi, 9 ada 182 parseldeki yapılara ilişkin olarak yukarıdaki açıklamalar doğrultusunda işlem tesis edilmesi gerektiği, aksi taktirde hukuka ve mevzuata aykırı uygulamalar sonucunda ilgililerin uğrayacağı maddi ve manevi zararların sorumlusunun Belediyeniz olacağı, bu nedenle Belediye Başkanlığınızca yürütülen iş ve işlemlerde gerekli dikkat ve özenin gösterilmesi hususunda bilgi edinilmesini ve gereğini rica ederim.” İmza genel Sekreter Yardımcısı A. Suphi Şahin 

 

İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından Narlıdere Belediye’sine yazılan yazıda imara aykırılıkların olduğu açıkça yazılmış ve gereğinin yapılması istenilmesine karşın, mahkemeye sunulan ““dava konusu gayrimenkulde imara aykırılık bulunmamaktadır” şeklinde yazı yazmaları TCK Madde 277 kapsamına girdiğinden,

 

İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı ve İzmir Büyükşehir Belediyesi imar yetkilileri, Narlıdere Belediye Başkanı ve Narlıdere belediyesi imar ve ruhsattan sorumlu yetkilileri, İzmir Çevre ve şehircilik İl Müdürlüğü imardan sorumlu yetkilileri, Narlıdere Kaymakamlığı ön inceleme raporunu düzenleyen ön araştırmacı hakkında, kamu davası açılmasını talep etmekteyim.

 

Konuya ilişkin onlarca yazı yazmama karşın, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı ve Narlıdere Belediye Başkanı açılışında yer almıştır. 

 

Daha önce İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’na hitaben yapmış olduğum suç duyuruları ise, ilgili kurumların eksik bilgi vermesinden dolayı “inceleme yapılmasına yer olmadığına” dair kararlar verilmiştir.

 

TCK. MADDE 277

 

Yargı görevi yapanı, bilirkişiyi veya tanığı etkilemeye teşebbüs

 

(Değişik: 6352 - 2.7.2012 / m.90) (1) Görülmekte olan bir davada (...)(*) gerçeğin ortaya çıkmasını engellemek veya bir haksızlık oluşturmak amacıyla, davanın taraflarından birinin, (...)(*) sanığın, katılanın veya mağdurun lehine veya aleyhine sonuç doğuracak bir karar vermesi veya bir işlem tesis etmesi ya da beyanda bulunması için, yargı görevi yapanı, bilirkişiyi veya tanığı hukuka aykırı olarak etkilemeye teşebbüs eden kişi, iki yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (Ek cümle: 6545 - 18.6.2014 / m.69) “Teşebbüs iltimas derecesini geçmediği takdirde verilecek ceza altı aydan iki yıla kadardır.”

_____

(*) Madde 277'nin birinci fıkrasında yer alan “veya yapılmakta olan bir soruşturmada,” ve “şüpheli veya” ibareleri, 28.6.2014 tarihli ve 29044 sayılı R.G.'de yayımlanan, 18.6.2014 tarihli ve 6545 sayılı Kanunun 69. maddesi hükmü gereğince madde metninden çıkarılmıştır.

_____

 

(2) Birinci fıkradaki suçu oluşturan fiilin başka bir suçu da oluşturması halinde, fikri içtima hükümlerine göre verilecek ceza yarısına kadar artırılır. 

 

 

Nivent Kurtuluş

 
 
 

Etiketler:

Yazarın Diğer Yazıları