İstedik, "imalat hatası mı" diye.
Günlerdir Ulusal ve Yerel basında;
“Büyükşehir Belediyesi’nin Konak’ta inşa edeceği alt geçidin deniz suyu ile dolmasının imalat hatasından kaynaklı olduğu öğrenildi. Büyükşehir yolun göçme tehlikesi ile karşı karşıya kaldı.”
Basında çıkan haberler sonrasında, Mustafa Kemal Sahil Bulvarı-Mithatpaşa Parkı kavşağı araç altgeçidi inşaat sahasının deniz suyu ile dolmasını nasıl değerlendirdiğini yine bize zaman zaman açıklamalar yapan, sorularımızı yanıtlayan mühendis arkadaşımıza sorduk.
Altgeçitte uygulanmış ve su sızdırarak bu soruna sebep olduğu söylenen “Kesişen Kazık” uygulamasının ülkemizde çok yaygın kullanılan bir yapım, özellikle İKSA Sistemi olduğunu söyleyerek yeterli ekipmanı olan çok sayıda deneyimli firma olduğunu vurgulayarak aşağıdaki açıklamalarda bulundu.
“Yer altı suyu (Deniz suyu) seviyesinin 10 metre kadar altına inen bir trafik altgeçidi söz konusu. Bunun için yapılan kazının yanlarının bir yandan zeminin kazı sahası içine gelmesine karşı tutulması gerekir.
Diğer yandan da yer altı suyunun (deniz suyunun) kazılan alana gelişinin önlenmesi önemlidir. Ülkemizde bu amaçla betonarme kesişen kazıklar kullanılması yaygındır. Kesişen kazıkların zemin itkisinin yanı sıra yer altı suyunu da tutmaları gerektiğinden itinalı, özellikli ve yüksek dayanımlı olmaları gerekir.
Bunun için projelendirme hatası olmamalı, imalat, projelerine ve teknik şartnamelerine tam uygun olarak yapılmalıdır. Ayrıca kazı alanına geleceği kestirilen suyun önemli ölçüde fazlasını kazı sahası dışına tahliye edecek kapasitedeki bir su tahliye sistemi bulunmalıdır.
Kesişen kazıkların kesişmeyen,, aralık kalan dolayısıyla su sızdıran yerleri olabilmektedir. Bu sızıntılar tahliye sistemi ile kazı sahası dışına atılmalı, kazı sahasında birikmemelidir. Oluşan sızıntı noktalarının onarımları yapılacak, su gelirleri önlenecektir.
Kesişen kazıkların aynı zamanda yapı yan duvarları olarak da işlev göreceği şekilde projelendirilmiş olan yapı sistemlerinde yapı tabanını oluşturacak betonarme döşeme ile kesişen kazıkların temas yüzeylerinden yeraltı suyu gelirleri olmamasını sağlayacak yapısal detaylar projelendirilmiş olmalı, itinayla uygulanmalıdır.
Anlaşılan söz konusu altgeçitte su tahliye sistemi yetersiz, su gelirleri de beklenenin oldukça üstünde olmuş, yeraltı suyu (deniz suyu) inşaat sahasını doldurmuştur.
Burada yapılmış olan imalat zarar görmüş olabilecek, bir bölümünün kaldırılarak yeniden yapılması gerekebilecektir. Maliyeti düşürme kaygısı olmaksızın yapımın sağlıklı bir biçimde tamamlanması için neler yapılması gerektiği uzmanlarınca incelenmeli ve belirlenmelidir.
Yapılması gereken işlere Müteahhit tarafı karar verirse maliyeti düşük tutma kaygısı olabilecek ve bir süre sonra sorun çıkartacak bir yapı ortaya çıkabilecektir."
Kamu harcamalarının doğru yerlere ve doğru miktarlarda yapılmasını çok önemseyen Derneğimizin konu ile ilgili görüşleri yukarıda yer almaktadır. Altgeçit ile ilgili olarak görünen, yapım hatasının olmuş olma olasılığının çok yüksek olduğudur.
Beklentimiz, işin sahibi olarak İBB’nin suyun boşaltılmasından sonra ortaya çıkmış olabilecek durumun işin uzmanlarınca incelenmesini sağlaması, uygulamanın uzmanların önerecekleri şekilde devam etmesinin sağlanması.
İBB’nin adeti değil ama bir de konudaki gelişmelerden İzmirlileri ana hatları ile de olsa bilgilendirmesi.
Bu konuda İzmir Valiliği’nden bir inceleme yapılmasını talep ettik.