x
     
05.02.2016 13:46:18
Okunma: 3247
2 Yorum

H.Emre Özer
BETON SEVİCİLER

 
Çocukluğumun,okul yaşamımın büyük bir kısmını geçirdiğim, iki güzel  ilçe.
 
Bir zamanlar insanlarının birbirini tanıdığı,saygıyla selamlaştığı,unutulmaz yazarlarımızdan Necati Cumalı’nın hikayelerinde anlattığı, iki şirin Ege kasabasıydılar.
 
Güzel bahçeleri ,  narlı dereleri vardı.
 
Büyükşehirlere göçle beraber ,obez bir insan gibi sağlıksız büyümeye başladılar.
 
Son zamanlarda  bakmaya  bile korkuyorum,içim burkuluyor.
 
Güzelliklerinden,yeşiliklerinden ziyade beton çölüne dönüşmüş.
 
Nerede çocukluğumun,gençliğimin o iki şirin ilçesi,nerede bugünkü ırzına geçilmiş halleri.
 
Derdim,kimseyi karalamak değil. Çünkü bir yerde olumsuzluklar yaşanıyor da ses çıkarmıyorsak,suç birazda bizim.
 
Nasrettin hocanın fıkrasında dediği gibi ‘’hırsızın hiç mi suçu yok’’
 
Olmaz olur mu.
 
En büyük suç yerel  yönetimlerin başındakilerin, betonlaşmayı bir marifet saymaları.
 
Niye marifet sayıyorlar?
 
Sizce duygusal nedenler olabilir mi?
 
Belki de fıtratlarında var.
 
Şu üçgünlük dünyada, insanın, ihtiyacından çok para,mal ne işine yarar ki?
 
Makam,mevki hepsi gelip geçici.
 
Sonuç, bedenin sığabileceği kadar  bir çukur.
 
Yoksa firavunlar gibi, para ve malın, öbür dünyada da lazım mı olacağını  düşünüyorlar?
 
Şehrin ve ilçelerin büyümesi  kaçınılmaz,buna bir şey diyemeyiz.
 
Karşı olduğumuz,doğayı insafsızca hırpalayan obez büyümeye neden olanlar.
 
Vergi verenlerin parasıyla gittiğiniz, Avrupa ve diğer gelişmiş ülkelerde ki, şehir gezilerinizde, hiç mi bakmıyorsunuz etrafınıza ,bu adamlar ne yapmışlar diye.
 
Bizlerin cebinden çıkan, bu geziler, sizin ve yancılarınız için ne kadar keyif verici değil mi?
 
Günü gelir katlettiğiniz doğa,günü gelir ilahi adalet,günü gelir yok ettiğiniz börtü böcek,ağaç  yaptıklarınızın hesabını sorar.
 
O hak etmediğiniz,çapınızın yetmediği,kurnazlıkla  geldiğiniz makamlar musalla taşına dönüşür.
 
Bir de bakmışsınız,sizden öncekilerin başına geldiği gibi artık kimsenin istemediği zombilere dönüşmüşsünüz.
 
Yapmayın, etmeyin.
 
 
 

 

Etiketler:

Misafir - 09.02.2016 23:27:27

  • mihriban doğan
  • çok ama çok güzel bir yazı,,, elinize sağlık
  • Misafir - 05.02.2016 22:49:31

  • Cesamin ÖZKAN
  • Evet Emre arkadaş, doğayı katledenler belli. Kimseyi karalamak istememiş olmanı da ben istemiyorum. Eğer doğayı katleden betoncular var ve görevde yapıyorlarsa onları karalamak görevimiz, çünkü onlar kapkaradırlar. Onların örnek Avrupa kentlerine yaptıkları gezilere gelince, o gezileri uçağa binip oradan beş yıldızlı otellere kapanmanın ötesine geçmediği için, zaten çirkinlik pislik ve çirkeflikle dolu tamamı işkembe olmuş bedenleri o güzel kentlerdeki güzellikleri göremez. Hatta o tamamı işkembe ve dışkılama özellikli bedenleri ile oraları kirletmiş olurlar. Şunu net belirteyim ki bu tip yaratıkların karşısında hiç romantik yada duygusal olmanın gereği yoktur. Romantik ve duygusal yaşama ilham kaynağı olan o güzelim ilçeleri berbat hale getirenlere karşı acımasız olmak ön koşuldur gerekliliktir. Evet biz ötekileştirmeci olacağız, ayrımcılığı yapacağız, böleceğiz, ama bu üstat Can YÜCEL'in dediği gibi ''Ülke Bölünsün İstiyorum; Yandaş, Yalaka ve Yavşaklar Bir Tarafa Onurlu, Şerefli, Üreten Emekçiler ve Vatansever İnsanlar Bir Tarafa... Ve bizim romantikliğimiz duygusallığımız artık Ernesto Che Guevara gibi olmalı.
  •