Yeni Zelandalı Maori kabilesinin savaş dansı olarak bilinir.

 

Hikayesini uzun uzun yazmaya gerek yok, ilgilenen kaynağından okur.

 

Şimdi nereden çıktı bu HAKA dansı denilebilir.

 

Muhteşem figürleri hele de el kol hareketleri, genelde günümüz Türkiye’si, özelde yaşadığımız şehirde olan bitenlere karşı  nasıl da ruhumuzdan geçenleri  anlatıyor.

 

 

Yoksa bu Maori’ler bu topraklardan mı göç ettiler ne?

 

Güzel ve özgürlüğüne düşkün, çağdaşlık iddiasında olan şehrimizde hak ettiğimiz gibi yaşayabiliyor muyuz?

 

Sırf gerici, çağ dışı, Atatürk düşmanı zihniyetler gelmesin diye oy verdiğimiz yerel yöneticiler, kerametin kendilerinde olmadığının farkındalar mı?

 

Kendilerini seçildikleri ilin, ilçenin derebeyi sanan, istek, dilek ve temennilerimize kulaklarını tıkayan yöneticilerden artık bıktık, usandık.

 

Bu güzel şehri, Atatürk Karşıtı partiye vermek için sanki özel bir gayret içindeler.

 

Anlatıyorsun olmuyor!

 

Eleştiriyorsun parti düşmanı oluyorsun! 

 

Rica ediyorsun hamam böceği muamelesi görüyorsun!

 

Yanındaki çıkarcıları değil, sokaktaki hemşerini dinle diyorsun öfkeleniyor!

 

Hadi gel kavga etmeyelim, zaman kavga zamanı değil söz konusu vatansa gerisi teferruat şiarından hareket edelim diyorsun, dudak büküyor!

 

Bu durumda bize bir HAKA Dansı kalıyor.

 

Bilsem ki, deli diye akıl hastanesine atmayacaklar, vallahi de billahi de bütün şehirde döne döne dans edeceğim hem de elimi kolumu sallaya sallaya.

 

Haydi  buyurun, hep beraber Haka Dansına..,